23 temmuz günü gittiğimiz doktor kontrolünde moralim bozulmuştu, çünkü ne 1 cm açılma ne de sancım vardı, son çare doktoruma eğer 1 ağustos'a kadar bebek gelmezse spinal sezeryan ile aylinimin gelmesini istediğimi söyledim. o gün bir hışımla evde ne kadar hurma varsa yedim belki açılmaya yardımcı olur diye, ve gece yürüyüşe çıktığımızda her zamankinden fazla yürüdük. annem de daha doğuma bir hafta var deyip tekirdağa döndü akşam saati. kayınvalidemler yanımdaydı.
gece internetteki arkadaşlarımla sohbet ederken durmadan bana dua edin sezeryana gerek kalmasın deyip durdum. son zamanlarda sık sık yaptığım gibi bir film izleyip gece 3 gibi yattım. saat 3.45'te gözlerimi açtım çamaşırımda ıslaklık farkettim, tuvalete kontrole giderken tam ayağımı eşiğe atarken birden suyum geldi. ve kalbim inanılmaz atmaya başladı, sanki yerinden çıkacaktı, hemen hüseyini uyandırdım, suyum geldi dedim, adamcağızın gözleri faltaşı gibi açıldı :) ben duşa giriyorum, sen hemen hazırlan dedim, o da daha ben duştan çıkmadan hemen taksi çağırmış, annesini babasını uyandırmış. bende annemi arayıp suyum geldi hemen dön dedim.
takside durmadan dua ettim zaten hastane ev arası yakındı, hastaneye girince danışmaya suyum geldi dedim panikle, beni tekerlekli sandalyeye aldılar halbuki sancım da yoktu :) neyse ebeler açılma yok dediler. bana serum verdiler. durmadan dua ediyordum ben de bu arada 'allahım aylinime sağsalim kavuşmayı nasip et bana' diye.sabah 7.30ta suni sancı vermeye başladılar, eyvah dedim asıl film şimdi başlıyor. ara ara sürekli nst'ye bağlayıp sacımı kontrol ederken nst de olmadığım zamanlarda da sık sık açılmam olsun diye yürüyüş yaptım. bu arada benimle aynı odaya meryem ve kezban adında iki kız daha aldılar. meryemin daha geldiğinde 4cm açılması vardı ve çok durmadan epidural iğnesi yaptılar. kezban ise sancı çektikçe günahlarımız dökülsün diye ne epidural istedi ne bişey, kız bir kez bile gıkını çıkarmadı onca sancıya rağmen, gerçi sonunda açılması olmadığı için sezeryana almak zorunda kaldılar o ayrı. meryemin ise bebeğin başı diğer yanda olduğu için benim doğumdan sonra aldılar doğuma.
sancı çekerken ara ara çatı muayenesine alıyorlardı beni ki bu da baya sinir bozucu idi. ebeye 'ben buna dayanamıyorum, doğuma nasıl dayanacağım' deyince 'zor olan bu doğum kolay' diye moral vermeye çalıştı bana. bi kontrolde 2 cnm, sonrakinde ise 4cm açılmam vardı. 4cm açılma olduğunda çatı muayenesinde canım yanınca sinirimden ağladım. bu arada hafiften sancılarım başladı ve ara ara suyum gelmeye devam etti. dr.um yeşim hanım kontrole gelince biraz daha bekleyelim açılma olmazsa sezeryana almak zorunda kalabilirim suyun geldi çünkü, çok da riske atmayalım dedi, tamam dedim elim mahkum.
sancılar ve nst aralarında fırsat buldukça hüseyini görmek istedim. garibim onunda yüzü bi hoş olmuş beni öpüp korkma deyip duruyor bi ara ağladım ağlıycam oldu. annem de 1.30 ta tekirdağdan gelince onu da doğuma girmeden görmüş oldum.
saat 12 ile 1.30 arası sancılarım dayanılmaz olmaya başladı. hele nst de hareket de edemeyince sancılar daha şiddetli gelmeye başladı, dedikleri gibi sancı sürekli olmuyordu ara ara gelip duruyordu. ama sonra sancılar sıklaşmaya başladı. yanımda sancı çeken kızları rahatsız etmemek için bağırmamaya çalıştım ama dayanamayıp 'allahım yardım et' demeye sonrada 'biri bana yardum etsin' diye bağırmaya başladım. 4cm açılmada epidural iğnesi yaptırmak istediğimi söyledim. ebeler eşimden izin almak gerektiğini söylemiş, bizimkini arıyorlar açmıyor deli oldum 'nerde bu adam' diye bağrındım bir iki kez :)
bu arada ebelerin çoğu da sağolsun sancımı unutturmak için hem çok iyi davrandı hem de ara ara sohbete tutmaya çalıştı beni, biri '4+4' hakkında ne düşünüyosun falan diye bile muhabbet açtı :)
saat 1.30 da beni epidural anestezi için bi odaya aldılar. bu arada önceden lavman da yapılmıştı, hoş bişey değil tabi ama korktuğum gibi bişey de değilmiş. odada iğne yaparken hareket etme dedi dr. ama ben arada sancım geldiği için hareketsiz kalmakta zorlandım, iğne yapılırken ikide bir sancımın geçmesini beklediler. neyse ki yapılan iğneden 15 dk sonra ne sancı kaldı ne acı. diğer doğum bekleyen kızlarla hem yürüyüp hem sohbet etmeye çalıştık 'hapishanede bile bu kadar volta atmamışlardır' dediğimi hatırlıyorum bir ara :)
iğne sayesinde çatı muayenesinde bile acı macı hissetmedim. saat 3 e doğru hafif ıkınmalar hissetmeye başladım. bu sırada dr yeşim hanım gel seni kontrol edelim dedi, beni çatala aldı, 'bebeğin başı gelmiş' dedi 'nasıl yani' dedim. 'doğum başlıyor' dedi 'nasıl yani, napıcaz şimdi dedim' 'bebeği alıcaz' dedi aptallaştım 'şimdi mi ' dedim 'evet şimdi ' dedi. 'sen benim dediklerimi yap dedi' arada ıkınmamı istedi, kesi yapılacağını söyledi. dr bi ara 'ne kadar sessiz bir doğum bu böyle' diye güldü, 'epidural olmasaydı sesi görürdünüz' dedim bende :D ben ıkınırken bir ara ebe karnıma bastırdı ve bağırdım. ıkınırken bir ara bi makinadan bip diye ses geldi ve bana oksijen maskesi taktılar. bebeğin başı geldi dedi dr. baktım simsiyah bir saç. şaşırdım ne hüseyinin ne benim bu kadar siyah saçlarım yoktu, bi yandan da içimden 'bu saçlara rağmen az olmuş bulantı kusma' dedim.
sonra hayatımın en mutlu anını yaşadım. bebeğim doğdu, ve ben bunların hepsini canlı capcanlı sezeryana gerek kalmadan gördüm :) kordon bağını makasla kestiler ve aylinimi bir havluyla silip benim koynuma verdiler tabi ben bu arada hıçkırarak ağlayıp ' allahım sana çok şükür, kuzum benim, sana kurban olurum ben' dedim durmadan, sonra o mis kokusunu ilk defa içime çektim aylinimin. daha kucağıma gelir gelmez ağlamayı kesti yavrum, o kadar tatlıydı ki, anlatamam. allahım dedim bu acılara değermiş, gene olsun gene katlanırım acıya. ebe 'babasına da gösterip yıkayalım bebeği üşümesin' diye aldı aylinimi. ben bu arada masada eşin düşmesini ve dikiş atılmasını beklerken durmadan saate bakıyor ve aylinimi temizledikleri masaya bakıp duruyordum. işimiz bitince beni tekerlekli sandalyeye alırken ayağımın üstüne basayım derken anestezi etkisiyle bacağımı hissetmeden dizimin üstüne düştüm :)
beni tekerlekli sandalyeyle odaya çıkardılar ve herkes orda beni bekliyordu, aradan 5dk gecmeden aylinimi getirip ilk defa emzirmeyi gösterdiler bana, allahım bu duygu tarif edilemez sonunda aylinime sağsalim kavuşmuştum hem de aylardır istediğim gibi normal doğum yapmıştım, tabi epidural iğnesi olmasa dayanamazdım o ayrı :D
doğumum kısacası yarısı kolay epirual sonrası yarısı kolay bir doğumdu, doğumda iğne sayesinde acı hissetmedim, dikiş atılmasını hissettim ama acımadı.
sonuç olarak aylinim artık benimle, allahım bizi ömür boyu ayırmasın, isteyen herkese yavrusuna kavuşmayı nasip etsin amin :)
aylinimin ilk fotosu :)
bu da aylinimin annesiyle ilk fotosu :D
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder